Islak sokaklar mevsimindeyiz artık
Bu kalabalık şehre hüzün yağar bu zamanlar
Yalnızlık yağar caddelerine
Darmadağın saçlar, ıslanmış yüzler hep yere bakar
Kahveleri bile dert yüklenir
Çayları daha bir demli
Unutulan sevgililer hatırlanır veya sevgililer unutulmaya çalışılır
Bu mevsimde vitrinleri az sulu rakı gibidir bu şehrin
Her adımın yalnızlığa uzanır
Yine de hızlı adımlar atılır, koşulur bu sokaklarda
Herkes kendi türküsünü söyler yüzünü buruşturarak,
Herkes kendi hikayesini en acıklı sanır
Kendisi koca bir yalanken gerçeği arar bu şehir
Sokakları gibi evleri de acı doludur, gözyaşları taşar pencerelerinden…
Geceleri gerçeklerini saklar da, her gün başka bir maske takar insanları…
Hayatları vardır anlatıkları, bir de tek başına kalınca yaşadıkları…
Aşkları bir damla gözyaşında boğulur bu şehrin
Onun için geceleri yeni hayatlar yazılır kimsenin bilmediği zamanlara
Onun için kimse üzülmez gidenlere ve acır geride kalanlara
Herken kendi türküsünü söyler bu şehirde sadece kendi acısına ağlar
Herkesin tiyatrosudur bu şehir herkesin en yalandan sahnesi
Ve onun için bulunmayı bekler bu şehrin denizlerinde incilerin en sahtesi
Yine de yalan olduğunu bile bile hergün aynı oyunu oynar bu şehrin insanları
Herkes kendi hikayenini en acıklı sansa da her geceyi pembeye boyar gündüzün yalanları…
+++++
Bu şehir en çok sevenini aldatır
En çok sevenini üzer hiç acımadan
Sokaklarında gezmek de bir savaştır burada hayatta kalmak da…
Ve çok zordur buna rağmen ayrı kalmakta
Nefret etmek çok kolaydır bu şehirden
Küfür etmek çok kolay
Yine de ayrılamaz aldattıklar, ayrı kalamaz…
Her gidişinde dönüşü özler, onsuz kalamaz
Bu şehrin sokakları hüzün doludur, acı doludur her zaman
Her bir köşesinde bir hikaye gizlenir
Boş sokaklarında gece yarısı masallar anlatır bu şehir
Bir kez göreni 100 kez aldatır…
Onun için adımlar hep hızlı atılır, koşulur bu şehrin sokaklarında…
Çektirdiği onca acıya rağmen her zaman bir başkadır…
Her zaman ilktiri tektir ve sondur bu şehir
Ve en kalabalık caddesi görünmeyen acılardan bir nehir
Yine de hızlı adımlar atılır, koşulur bu sokaklarda
Herkes kendi türküsünü söyler kimseyi umursamadan
Herkes hergün insanlığından bin defa utanır